3 Nisan 2015 Cuma

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 2015 VİZE NOTLARI

ANLAM KUSURLARI

Bir cümlenin cümleyi meydana getiren kelime ve kelime gruplarının mânâ yönünden anlaşılması güçleştiren kusurlardır ikiye ayrılır........ ! 
  1. GARABET ; Alışılmamış,benimsenmemiş,kabul görmemiş anlamı herkes tarafından bilinmeyen kelimelerin kullanılmasa Gârâbet denir..... ? Böyle kelimelere garip veya vahşî denir.Bir bilim dalıyla meslek yada sanat koluyla ilgili olan günlük hayatımızda kullanmadığımız özel terim anlamlı kelimeler GARABET sayılmaz.....Ancak aynı bilim dalındaki meslek kolundaki kişilerin kendi aralarındaki yapmış oldukları yazışma ve konuşmalarda birbirlerinin anlamadığı kelimeleri kullanmakta  garabet sayılır.Garabet;bilgişlik taslamak,aydın görünmek,kendini belli bir zümreye ait göstermek ,taklit ve özenti gibi sebeblerden doğar. 
Garabet ;

a ) Yeni ortaya atılan  halk tarafından kabul görmemiş manası herkes tarafından bilinmeyen yeni kelimelerin kullanılması garabete yol açar ?
Hakim= oylum       ahlak=aktöre         hâkim=yargıç          mezar=gömüt 

b )  Dilimize yabancı dillerden girmiş yazılış ve söyleyiş olarak Türkçeleşmiş 
kelimeleri âsli sekilleri ile beraber kullanmakta garabete yol açar.
filim= film            tiyatro=theatre               spiker=spîker 
c ) Yabancı kelimelerle Türkçe kelimeleri,Türkçe kelimeleri yabancı kelimelerle rastgele birleştirip kullanmak garabete yol açar.
makro iktisat makro ekonomi gibi
d ) Dilimize henüz girmemiş yada yeni girmiş olan yabancı kelimeleri özenti içinde kullanmak garabete yol açar.
e ) eskiden atalarımız tarafından kullanılmış zamanla kullanımdan düşmüş olan eski kelimeleri şuanda kullanmak garabete yol açar....

2 )  ZİNCİRLEME KUSURU
kelime gruplarından veya cümlede aynı eklerin zincirleme olarak sıkça kullanılmasından kaynaklanan kusurdur.
 ÖRNEK;   kapıyı açıp ayakkabılarını çıkartıp terliği giyip salona yürüyüp koltuğa oturdu.

3 ) AYKIRI SESLER 
Aykırı sesler kullanmak ;hikaye =şikayet eşgal=ikametgah gibi kelimelerdeki "K,G" sesleri kalın telafuz edilir.
ÖRNEK ; Zevk=sevk  kredi=grev gibi kelimelerdeki K VE G  sesler ince telafuz edilir..
4 ) ANLAMDA AYKIRILIK 
Yazılışları ve söyleyişleri farklı anlamları bir veya birbirine yakın olan kelimelere eş anlamlı(anlamdaş) denir.
Eş anlamlı kelimelerin uygun olmayacak şekilde birbirlerinin yerine kullanılmasına anlamda aykırılık denir.
ÖRNEK ; ŞANS=TALİH      KADER=KISMET  DERECE=BASAMAK BAŞ=KAFASER


5 ) CÜMLEDE BOZUKLUK

Cümleyi meydana getiren kelime ve kelime gruplarının cümlede eksik veya fazla kullanılmasından kaynaklanan kusurdur.




---------------------------------------------------------------------------------------------
HOCANIN DERSTE ÇÖZMÜŞ OLDUĞU VE BÜYÜK İHTİMAL İLE ÇIKACAK ÖRNEKLER

Örnek 1 ; Buna ancak okurlar karar verir,uygular..... ( UYUMSUZLUK-ÖZNE YÜKLEM )
Doğrusu ; buna ancak okurlar karar verir,bunu okurlar uygular.....

Örnek 2 ; Öğrencinin yaşam koşullarının arttırılması gerekir.(UYUMSUZLUK)
Doğrusu :öğrencinin yaşam koşullarının düzeltilmesi gerekir.

Örnek 3 ; Beşinci hicret asrında zannediyorum ki Türk edebiyatı ikiye ayrılmıştı. (SIRA YANLIŞLIĞI) Doğrusu ; Zannediyorum ki hicretin beşinci asrında Türk edebiyatı ikiye ayrılmıştı.
Örnek 4 ; Ömer seyfettinin büyük hikayelerinde ve  bu nevî eserlerinde şu hususlar göze çarpar.(FAZLALIK )
Doğrusu ; Ömer seyfettinin büyük hikayelerinde şu hususlar göze çarpar.





BEMBEYAZ GEÇİTTE

ÖZET
KAHRAMANLAR ; SENEM,RAHMAN KİŞİ,ŞAHİN,SENUBER,ŞAHNAZ,EMRAH,AĞAYAR,SETTAR
Özet : Akkayadan atılan kurşun .ermeni işgali,yerinden yurdundan sürgün edilmiş insanlar,emanete bırakılmış evler,terk edilmek zorunda kalınan evin anahtarları,sürgün edilen insanların memleket özlemleri  canlı bir şekilde tasvirlerle anlatılmıştır.Senaryo hikayesi de diyebiliriz.
Olayın kahramanı rahman kişi karabağ ‘da,ermeni işgali altında kalan evlerinin anahtarlarını,askerlik hizmetini yapmaya giden oğlu Şahin’e  vermesi.Al bunları oğlum  köydeki evimizin anahtarlarıdır.köyümüze gidip evimizin kapısını açarsın diyor.Rahman kişi ‘nin oğlu  şahin’i ziyaret etmek için cephe bölgesine gitmesi,dağın başında durup uzakları,işgal altında kalan vatan topraklarını seyretmesi ve gözleri dolarak izliyor.Rahman kişiye akkayadan atılan ermeni kurşunu  isabet edebilirdi.Ama tam tersi oluyor o kurşun  oğlu şahin’e isabet ediyor.Keşke düşmanın atacağı o bir kursunun kurbanı,herhangi bir askerimiz değil ben olaydım diyor sanki bir felaketin olacağı içine doğmuş gibi  düşünmeye başlıyor.Rahman kişinin gelin ettiği kızının ,bir oğlu dünyaya geliyor ve işgal edilen yurtlarda kalan evinin anahtarları zıngırdıyor.




HOCANIN SÖYLEDİĞİ ÖZET


köyün alt tarafından simsiyah bir duman yükseliyordu yani ermenileri diğer köyleri yakıp yıkmış ki alt taraflardan dumanlar yükselmeye başlamış.ara sıra insanın için ürperten top ve boğuk kurşun sesleri bu sesler köyün alt tarafından gelen dumanın nedenini anlatıyor.Tabi köyde kimsenin ermenilere esir düşmemesi için bir an önce köylülerin köylerini boşaltmaları için telaşla ve öfkeyle bağırıyorlar.Askerlerden birisi ,donuk gözlerle etrafı kolaçan eden ihtiyarı görüp öfkeyle bağırıyor.ermenilerin yaklaştığını hep onun hemde ilerde koşuşturan genç kadının bir an önce cephe hattına geçmelerini gerektiği söylüyor.Rahman kişi toparlanıp eve gidip eşyalarını toplayan karısına seslenip yani senem'e çabuk olması emrahı,şahnazı, ve senuberi aşağı indirmesini ermenilerin iyice yaklaştığını söylüyor.seneme öfkeyle bağıran rahman kişi ,sanki bu savaşın bu kırgınlıgın sebebi suçlusu senem'di.
Senem ;  kaç yıldır dişiyle tırnağıyla ,gülle top değse yıkılmıcak evini böylece koyup gitmek istemiyor.Gözleri dolup eliyle gözyaşlarını silip evinin kapılarını kilitleyip anahtarı elbisesinin altına sakladı.
Aradan yıllar geçmiş ,doğdugu topraklardan,yurdundan  sürgün edilen rahman kişi hazar denizinin koynundan başlayan sahile geniş bir düzlükten sonra uzayarak, zirvelere doğru yükselen bir ilçeye yerleşti.Burada rahman kişi alın teri ile el emeği ile inşaa ettikleri evinde ,emrah senuber , şahnaz ve senem ile birlikte rahat ve huzurlu bir şekilde yaşamaktadır.
Senem aradan yıllar sonra elbisesinin altına sakladıgı anahtarları cıkartıp rahman kişiye uzatıp "al bu anahtarları senden kalsn bir gün evimize gitmek kısmet olursa  kapıları bunlarla açarsın"
Rahman kişi anahtarları askere gitmekte olan oğlu şahine uzatarak "karabağda kalan evimizin anahtarı köyümüze gidip evimizin kapısı açarsın"diyerek oğlu şahine verir:













ATASÖZLERİ İLE İLGİLİ ÖZET
Rahman kişi uzun sakallarından dolayı oğlu emrah ile birlikte berbere gidiyorlar.Berber ustalarında ilyas .ermenilerin ateşkes bozduğunu düşünerek "AY KARDEŞ O DIĞALARIN" ateşker bozmadığı gün mü vard demiştir.  
DIĞA ( kafkasyada ki müslümanların ve Türklerin Ermeni çocuklarına verdikleri ad) .
Berberde geçen sohbette ustalardan birisi "ARKALI KÖPEK,KURT BASAR DEMİŞ ATALAR....UNUTMASINLAR Kİ,BUNLAR BOŞ ŞEYLERDİR.AKITILAN MASUM KANI  YERDE KALMAZ. KÖPEĞİN SAHİBİ VARSA,KURDUN DA ALLAH'I VAR.AT ZİKKESİNİ ÇIKARINCA,ZİKKE BİR KEZ YERE DEĞERDE,ÜÇ KEZ KENDİNE DÜŞER...." diyerek ermeniler için söylemiştir.

Berberde sıra bekleyenlerden birisi söze karışarak "Bu urus murus bir yana.ermenilerin çok hain bir millet oldugunu bebek satan da,sehl sumbat'ı da satan onların  olduğu söylüyor".

Diğer müşteri ise "bu ermenilerin bir hastalığı oldugunu bunlar kadar bedbat bir milletin olmadıgı söylerek söze katılıyor"Ermeniler bu hastalıgın dünya sağlık örgütünden cıkarılması için mahkemeye vermişler.

Bu hastalık denizden denize büyük ermenisten hayaliyle yaşayan bu reziller,her yüz yılda bir kan görmezlerde,ne ipe ne sapa nede yola geliyorlar...kanda boğulmadan adam olmuyorlar....."
DİPNOT ; Şahin, karadağda ermenilerin akkayada atılan kurşun sebebi ile şehit olduktan sonra subay asker , rahman kişinin kızının düğününden 1 gün önce gelip rahman kişiye haber verecekken ,hem mutlu gün hemde kara gün olmasını istemediği için 1 gün sonra kızın düğünü olup evden cıktıktan sonra eve gelip oğlu şahinin şehit haberini veremez ve boğazına kelimeler düğümlenir ve yıllar once duymuş olduğu cümle "TOPRAĞI KORUYUN TOPRAĞI,ANALAR YİNE DÜNYAYA ER OĞULLAR GETİRECEK AMA TOPRAĞI DOĞURMAK MÜMKÜN DEĞİL"  dedikten snra rahman kişi arabanın kasasına gidip oğluna bakıp rahman kişi o acıyla ortalığı inletti subay kadın  içi titredi.Kadın subayın tek oğlu kucagında  ölmüştü diyerek teselli verdi.




 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder